fikriyet
  Anasayfa | Resimler | Videolar | Yazar Ol | Yazar Girişi | Gönder | Facebook'ta Paylaş | adresi kaydet  Adresi Kaydet | Arama | RSS RSS

KATEGORİLER

  | kapat

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

HABER ARA


Gelişmiş Arama

Hilmi Özkök "Balyoz" ile ilgili tartışmalara cevap verdi

Kategori  Kategori: Güncel Yorumlar  Yorum Sayısı : 0 Tarih  Tarih : 07-Nisan-2010, 16:16   : 2053
Cansu Deniz
Yazar: Cansu Deniz
Hilmi Özkök

Bu tür iddialar beni generaller arasında bir karşılıklı suçlama ortamına çekemez; böyle bir çatışmaya girmemi kimse beklemesin.

12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

Çetin Doğan’ın avukatının dün medyaya dağıttığı mektupta kendisi ile ilgili imalı bazı sözlere değinen eski Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök, tartışmalara yanıt verdi.

 

Radikal’den Murat Yetkin’in sorularını cevaplayan eski Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök çok çarpıcı noktalara değindi. Özkök, asker içinde fitne çıkarmak isteyenlere: “Bu tür iddialar beni generaller arasında bir karşılıklı suçlama ortamına çekemez; böyle bir çatışmaya girmemi kimse beklemesin.” diye yanıt verdi.

 

İşte eski Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök’ün verdiği yanıtlar:

 

Sorular değil, cevaplar

* Konu yargıya intikal etti. Beğensek de, beğenmesek de bu bir vakıa. Dolayısıyla kendisine saygısı ve güveni olanlar için bu işin kendi mecrasında ilerlemesinde korkulacak bir yan olmamalı. Kendisinden beklenen sorular sorması değil, cevaplar vermesi. Arkadaşımdır. Askerdir. Dilerim beraat eder. Belki avukatları kendisini bu yola yönlendiriyor.

 

Çatışmaya girmem

* Ben onu anlıyorum; ağır suçlamalarla karşı karşıya. Her türlü vasıtayı kullanarak suçsuzluğunu göstermeye çalışacaktır. Umarım gösterir, umarım beraat eder. Mektupta bana yönelik imalar, suçlamalar var. Bu tür iddialar beni generaller arasında bir karşılıklı suçlama ortamına çekemez; böyle bir çatışmaya girmemi kimse beklemesin.

* Bu soruların muhatabı kişisel olarak ben değilim.  Birinci Ordu Komutanı’nın muhatabı Kara Kuvvetleri Komutanı ve onun üstünde de Genelkurmay Başkanı’dır. Bunlar kişisel değil, kurumsal muhataplardır. Kurumlarda devamlılık vardır. Mektupla muhakeme yapılmaz. Soruları mahkemeye verebilir. Mahkeme, kurumsal muhataplarına sorar. Aksi halde yargıya müdahale etmiş oluruz.

 

Sabrımın sonu var

Şöyle bir konu da var: Bir süredir bana yönelik ima ve suçlamalar var. Özellikle internet ortamında, tekzip edilmiyor anlayışıyla türlü yayınlar yapılıyor. O kadar ki, ben Bursa Askeri Lisesi’nden mezunum, ama güya Kuleli’de geçen günlerimde neler yaptığım anlatılıyor. Bunlara cevap vermeye gerek duymadım. Buna devam ederlerse, eğer bu yayınlar bana haksızlık ve iftira boyutuna gelirse, yargı kanalıyla hesabını sormaktan çekinmem. Benim de onurum, çoluk çocuğum, torunum var. Hesabını sorarım. Sabrımın sonu var.

 

Hilmi Özkök, CNN Türk’den Yavuz Oğhan’ın "Emekli Orgeneral Çetin Doğan Balyoz operasyonunda ortaya çıkan belgeleri medya ya  sizin ulaştırdığınızı iddia ediyor. Bu konuyla ilgili bir açıklamanız olacak mı?" sorusuna ise şu cevapları verdi:

 

"Aslında birşeyler söylemeye gerek yok. Ama suskunluk bazen konuşanları cesaretlendiriyor. Konuyu yakından takip etmeyenler de bu suskunlulugu, iddiayı veya suçlamayı kabul anlamında degerlendiriyor. Bu nedenle bazı şeyleri söylemek  zorunda bırakılıyorum"

 

"Bu belgeleri benim vermemin mümkün olmayacağını söylemeliyim.Ancak bu belgelerin olmadığını ve bunların imal edildigini kendisi televizyonlarda ve beyanatında söyledi. Olmayan belgeleri birilerine vermek hukuk deyimiyle naks teşebbüstür. (Yani eksik girişimdir)"

Şayet bu belgelerin basına benim tarafımdan verildiğini ima ediyorsa, delillerini Cumhuriyet savcılarına vererek hakkımda devlet sırlarını açıklamaktan dava açtırmalıdır"

 

Hilmi Özkök’ün cevabında bir nokta ise oldukça önemli.

"Herhalde disiplinli ve Türk Silahlı Kuvvetleri'ne muhabbetle bağlı bir emekli orgeneral delilsiz olarak eski komutanına iftira atmaz"

 

Hilmi Özkök’ün Hürriyet’e yaptığı açıklama ise biraz daha sert gözüküyor:

 

“Bu konuda söyleyecek çok şey olduğunu kaydeden Özkök, “Ama şimdi Mevlana’nın ‘Lakin her lafa verilecek cevabım var’ diye başlayan sözünü hatırlatıyorum. Yürüyen yargı sürecine saygımdan sözü burada kesiyorum.” dedi.

….

Özkök, Hürriyet’e şunları söyledi:

Bu konular hakkında gerçekleri açıklamak yerine, işin kolayına kaçıp olayı başkalarına havale etme anlayışı var. Yaşadığı büyük üzüntüleri saygıyla karşılıyorum. Allah kimsenin başına vermesin, ama maalesef bu hali psikolojik yanlışlar yaptırıyor. Hepimiz orduya hizmet etmiş bir generalin bu hale düşmesine üzülüyoruz.

 

Gerçekten tartışmaya girmek istemiyorum. Çünkü onun muhatabı, dönemin ordu komutanıdır. O ise devamlı olarak beni tartışmaların içine çekmek istiyor. Sürekli bir ima içinde. Birşey varsa açıkça söylenir. Rahatsız olacak, saklayacak, utanacak geçmişimde hiçbir şey olmamıştır. Görevimde de emekliliğimde de beni çeşitli şekillerde imalarla bazı gruplara yakın göstermeye çalışanlara da alıştık.

 

Tek bir gerçek vardır. TSK bana güvenmiş, bu devlet bana itimat etmiş ve orduya Genelkurmay Başkanı yapmıştır. Bugün yaşananlar, geçmişte neyin, niçin gerçekleştiği zamanla belli olacaktır. Kendisine sorulan soruları yanıtlamak yerine, topu sağa sola atmaya çalışması çok üzücü.

İmalı bir şekilde birinci orduda kozmik odaya girdiğimiz, oradan da bazı belgelerin akıbeti konusunda bir şeyler söylemeye çalışıyor. Böyle şey olur mu? Ne yani ben koskoca Genelkurmay Başkanı, komutan olarak tebdil-i kıyafetle ordunun kozmik odasına mı sızdım? Gizli emir mi verdim? Burası TSK. Gizli kapaklı işlerin çevrildiği örgüt değil. Bunun emri, kaydı, hatırlayanı olmaz mı?

 

Böyle iddia ortaya atıp, insanları töhmet altında bırakmak kabul edebileceğim bir şey değil. Daha önce Çetin Doğan Paşa televizyonda çıkıp, ses kaydıyla ilgili olarak ‘evet bu konuşmayı ben yaptım’ demedi mi? Böyle bir konuşmayı yapan insan, altındaki personelin bundan motive olarak olumsuz şeylere yol açabileceğini düşünmez mi? Bugüne kadar muhatap almama ve yanıt vermeme konusunda elimden geleni yaptım. Bugüne kadar kimseyi mahkemeye vermemeye, eleştirileri hoşgörüyle karşılamaya çalıştım. Ancak daha ileriye gider ve haddini daha da aşarsa bu iftira kampanyasını durdurmak için dava açacağım.”

 

KAYNAK:

http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=

RadikalYazarYazisi&Date=&ArticleID=990082

http://www.cnnturk.com/2010/turkiye/04/07/doganin.

sucladigi.ozkok.cnn.turke.konustu/571093.0/

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/14341350.asp?scr=1

 
 
 
Facebook'ta Paylaş
 
 
Yorum Yaz
Yazdırılabilir Sayfa Yazdırılabilir Sayfa | Word'e Aktar Word'e Aktar | Tavsiye Et Arkadaşlarına Gönder | Yorum Yaz Yorum Yaz | Facebook'ta Paylaş |

Güncel

En Çok Okunan Haberler

İletişim | Yazar Girişi | Kullanım Şartları ve Gizlilik | Sitene Ekle |