| |||||||||||||||
Anasayfa | Resimler | Videolar | Yazar Ol | Yazar Girişi | Gönder | Facebook'ta Paylaş | Adresi Kaydet | Arama | RSS | |||||||||||||||
HABER ARAGALERİ |
Albay Dursun Çiçek : "Yargıyı siyasiler yönetiyor"
Albay Dursun Çiçek Başbakan'ın TRT 1 de yaptığı açıklamalara değinerek yargıyı siyasilerin yönettiğini belirtti. Çiçek ayrıca imza ile ilgili yeterli analizlerin yapılmadığını ve imzanın kendine ait olmadığını yineledi.
Odatv'nin haberine göre bugün ifade vermeden önce bir e-posta gönderen Albay Dursun Çiçek, yargıyı siyasilerin yönettiğini ve imzanın kendine ait olmadığını, imza ile ilgili yeterli analizlerin yapılmadığını belirtti.
İşte Odatv'nin haberi: "Albay Çiçek Ergenekon Savcılarına ifade gitmesine saatler kala devre arkadaşlarına bir e – posta gönderdi. İlavesinde iki yazı bulunan e – posta veda niteliğinde… İlk defa Tv8 Haber’de yayınlanan mektup şöyle başlıyor: “Merhaba. Baskı ve yargısız infazları ibretle izliyoruz. Bazı siyasiler Savcı ve Hakimlere ne yapmaları gerektiğini açıkça söylemeye başladı. Yargı alenen baskı altında. Bütün bu şartlara rağmen Türk Yargısına olan güvenimiz tamdır. Başka seçeneğimiz yok. Bu ülke bizim, mücadeleye ve gücümüzün yettiğince doğruları yapmaya devam edeceğiz. Sağlık ve başarı dilekleriyle sevgi ve saygılar sunuyorum.” Çiçek, “Yargı baskı altında” diyor. Peki, kim yargıyı baskı altına aldı? İşte Çiçek’in cevabı: “TRT-1 Televizyonundaki bir canlı yayında; "Islak imza önem arz ediyor. Kilidi o açacak. Adli tıp raporunun gereği yapılmalı. Askeri yargının ıslak imzaya ilişkin olarak Adli Tıp'ın raporunu dikkate alması gerekir. Bakın geçen hafta 8 subay davet edildi. Sonra iki subay daha dinlendi. Demek ki süreç devam ediyor. Bu hafta içerisinde kim bilir kimler davet edilecek?" şeklinde yapılan açıklamalar doğrudan doğruya bağımsız yargıya açık bir müdahale, yargıyı baskı altına alma ve yönlendirme suçu değil mi?" (Üç gün önce) TRT – 1’deki bu ifadelerin sahibi kim? Başbakan Recep Tayyip Erdoğan… Çiçek’e göre savcı ve hakimlere ne yapmaları gerektiğini söyleyen isim Başbakan’dır. **** Mektuplara baktığımızda Çiçek’in savcılıkta hakkındaki hiçbir iddiayı kabul etmeyeceği anlaşılıyor. Çiçek, “Ne plan benim ne de imza” diyor ve yargısız infaza yapıldığını savunuyor. Çiçek ayrıca ıslak imzalı olduğu iddia edilen raporla ilgili savcılara meydan okuyor: “Belge üzerinde kağıt yapımında kullanılan kimyasallar dışında bir kimyasal iz analizi yapıldığı takdirde, metni hazırlayan ve bu belgeye dokunan kişilerin izleri tespit edilebilir.” Savcılık kimyasal iz analizi yapar mı bilinmez. Ama yapmaz ise soruşturmanın en önemli ayağının eksik kalacağı ortada. "
Bu habere toplam 2 yorum yazılmıştır. analist
[ 11-Kasım-2009, 23:50 ]
imza incelenip sahte olduğu ortaya çıksaydı ne olurdu bir düşünün?
Bir de o sahte evrakları, kağıtları düzenleyenler ortaya çıkarılsaydı ne olurdu onu düşünün? İşte onun için olay "kağıt parçası"na kilitlendi. Başbakan'ın şu sözünü dikkatli okuyun: "Islak imza önem arz ediyor. Kilidi o açacak. Adli tıp raporunun gereği yapılmalı. Askeri yargının ıslak imzaya ilişkin olarak Adli Tıp'ın raporunu dikkate alması gerekir." anadolu şahini
[ 11-Kasım-2009, 17:05 ]
Çiçek'in ifade vermeye çağrıldığını sadece başbakan ve cemaat medyası biliyorsa elbette yargıyı onların yönettiği apaçık ortada.
|
YAZARLAREN SON HABERLER |
|||||||||||||
İletişim | Yazar Girişi | Kullanım Şartları ve Gizlilik | Sitene Ekle | |