KATEGORİLER

HABER ARA

-- Tüm Kategoriler --Güncel Gelişmiş Arama

(İHA) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Çin'de günlerdir devam eden olayların kaygıyla ve dehşet verici olduğunu belirterek, "Beklentimiz, vahşet boyutuna ulaşan bu olayların ivedi olarak son bulması, sağ duyunun hakim olması, sorumluların hesap vermesidir. Çinli yetkililerin, olayın sorumlularını tespit etmesi ve adalet mekanizmasını tüm insanlığın vicdanını rahatlatacak şekilde işletmesi büyük önem taşımaktadır" dedi.
Başbakan Erdoğan, ''Türkiye-Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) Yüksek Düzeyli Stratejik Diyaloğu 1. Dışişleri Bakanları Toplantısı''na katılan konuk bakanlara, Çalışma Ofisi'nde öğle yemeği verdi. Yemek öncesi konuşan Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin, bölgenin kalkınması, huzura, emniyete, istikrara kavuşması, bölgedeki çatışmaların, savaşların, terörün ve anlaşmazlıkların sona erdirilmesi için yoğun bir gayret içinde olduğunu söyledi. Erdoğan, Türkiye'nin amacının asla kendisine sanal roller biçmek, öne
çıkmak, popülizm yapmak olmadığını ifade ederken, "Bundan sonra da olmayacaktır. Sadece bölgemizin huzuruna, barışına katkı sağlamak istiyor ve bu manada imkanlarımızı azami derecede seferber ediyoruz. Terör gibi, küresel ölçekli tehdide maruz kalan bir ülke olarak, bölgesel barışın dayanışma ve işbirliğinden geçtiğini çok iyi biliyoruz. Irak'a, Filistin'e, İran, Afganistan, Pakistan'a ilişkin meseleleri bizlerin lokal meseleler olarak görme lüksümüz yok. Tüm bu ve benzeri sorunlar bu ülkeleri ve
halkları ilgilendirdiği kadar, her yönden bizleri de yakından ilgilendiriyor. Türkiye'ye yönelik terör tehditlerini kişisel bir mesele olarak görmek de son derece yanıltıcı bir tablo ortaya koyuyor. Bölgesel istikrarın tesisini geciktiriyor. Tüm meselelerimizi açık yüreklilikle konuşalım" dedi. KİK üyesi ülkelere, "Tüm sorunlara ortak çözümler üretelim, ülkelerimizi ilgilendiren her konuda işbirliği içinde olalım" çağrısında bulunan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, mevcut sorunların ancak bu yolla
aşılabileceğinin altını çizdi. Erdoğan, "Bölgemizi bu şekilde huzura, refaha, istikrar ve güven zeminine ulaştırabiliriz. Tüm dünya ülkeleri küresel finans krizinin etkilerini az ya da çok hissediyor. Türkiye olarak küresel krizi aşma noktasında da dayanışma ve işbirliğinin şart olduğunu vurguladık, bu amaca matuf olarak G-20 zirvesinde görüşlerimizi ilettik. Ekonomide daralma, işsizlikte artış ve ihracatta azalma gibi hemen her ülkede görülen etkiler, Türkiye'de de az ya da çok görüldü. Finans yapımızın
sağlam olması sayesinde krizin etkilerini sınırlı ölçekte hissediyoruz. İyileşmeye dönük sinyalleri de almaya başladık" diye konuştu.
Sözlerinin sonunda, Çin Halk Cumhuriyeti'nin kuzey batısındaki Sincan Uygur Özerk bölgesinde meydana gelen olaylara değinen Erdoğan, "150 civarında insan hayatını kaybetti, 800'den fazla kişi de yaralandı. Günlerdir devam eden olayları büyük bir kaygıyla, endişe ve üzüntüyle takip ediyoruz. Basına yansıyan görüntüler sadece bizlerin vicdanını sızlatmıyor. İnanıyorum ki, bunları izleyen herkesi hayret ve dehşete düşürüyor. Türkiye'de yaşayan Uygur kardeşlerimizin ve bu acıyı yüreğinde hisseden halkımızın
da bu olaylara tepki verdiğini, büyük bir endişe içinde olduğunu görüyoruz. Biz her zaman tarihi ve kültürel bağlarımız olan Uygurlu kardeşlerimizi, iyi ilişkiler içinde olduğumuz Çin ile aramızda dostluk ve işbirliği köprüsü olarak kabul ettik. Beklentimiz, vahşet boyutuna ulaşan bu olayların ivedi olarak son bulması, sağ duyunun hakim olması, sorumluların hesap vermesidir. Çinli yetkililerin, olayın sorumlularını tespit etmesi ve adalet mekanizmasını tüm insanlığın vicdanını rahatlatacak şekilde işletmesi
büyük önem taşımaktadır" açıklamasında bulundu.

 

 

 

 

 

YAZARLAR

fikriyet Genelkurmay Başkanı Işık Koşaner'in veda mesajı   Davut Türkoğlu Psikolojik savaş ve medya   Fazıl Kara Kağıt parçası ile saldıranlar Hocaefendilerini dinlemiyor mu?   Halil Filiz kalemli teröristler   İnci Nokta Kürt açılımı, demokratik açılım ve geyik demokrasisi   Papatya Arıkan bir aşk tarifi