 |
Adresi Kaydet |
Arama |
RSS 
HABER ARA
GALERİ
CHP tartışmalı yasa için Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu.
 Kategori: Ankara |
 Yorum Sayısı |
: 0 |  Tarih |
: 13-Temmuz-2009, 23:43 | : 896 | |
| Yazar: Cansu Deniz |
CHP, askere sivil yargı yolunu açan düzenlemenin iptali ve iptal davası sonuçlanana kadar yürürlüğün durdurulması için Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu.
(İHA) - CHP, askere sivil yargı yolunu açan düzenlemenin iptali ve iptal davası sonuçlanana kadar yürürlüğün durdurulması için Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu.
Bugün CHP Genel Başkanı Deniz Baykal başkanlığında toplanan CHP TBMM Grubu, askere sivil yargı yolunu açan '5918 Sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un iptali için Anayasa Mahkemesi'ne dava açılması kararı almıştı.
CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol, saat 15.45'te Anayasa Mahkemesi'ne gelerek dava dilekçesini sundu. Mahkeme çıkışında gazetecilere açıklamalarda bulunan Anadol, "TBMM Grubu bugün toplandı, Askeri Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun 250. maddesinde bir önerge ile yapılan gece yarısı değişikliğinin Anayasa'nın 145. maddesine açıkça aykırı olduğu sonucuna vardı ve oy birliği ile Anayasa Mahkemesi'ne başvuru kararı aldı. Bende Grup Başkanvekili olarak CHP'nin dava dilekçesini yüksek mahkemeye sundum.
Böylece CHP, 23. dönemde Anayasa Mahkemesi'ne 33. davasını açmış oldu" dedi.
Düzenlenen yargıyı kaosa sürükleyeceğini iddia eden Anadol, şöyle devam etti:
"Değişik bilgi kirliliğiyle kamuoyu yanıltılıyor. Başbakan, 'Mutabakatınız, önergenin altında imzanız vardı' diyor. Buradan ilan ediyorum. Önergenin altında bir tek CHP milletvekilinin imzası varsa ben milletvekilliğinden istifa edeceğim. O Başbakanlığı bırakmaya hazır mı? Değilse neden gerçek dışı beyanlarla kamuoyunu yanıltıyor. Başbakan bir yandan da diyor ki, 'Baskına hazır değillerdi, uyudular.' Madem anlaşma vardı, orada uyumu ve baskın olur mu? Birbiriyle çelişen, kendi kendini yalanlayan bir
takım sözcüklerle kamuoyu bilgi kirliliğinin içine sokulmak isteniyor. Ayrıca bu değişikliği AB'ye katılım ortaklığı belgesinin bir parçası olarak takdim ediyorlar. Külliyen yanlıştır. Bu belgeye göre Adalet Bakanı, müsteşar Hakimler ve Savcılar Kurulu'ndan çekilecek. Sekretaryası Adalet Bakanlığı'nda değil Hakimler ve Savcılar Kurulu'na ait olacak. Sahte demokrasi kahramanlarına söylüyorum, önce bu demokratikleşmeyi sağlayalım. Yargıyı bağımsız hale getirelim, sonra üniversite, yargı organları, barolar
ve siyasi partilerin katılımıyla bu önemli konuda mutabakat sağlayalım. Adalet Bakanlığı'ndan ve kendi Milli Savunma Bakanlıklarından bile kaçırılan, bir gece yarısı önergesiyle iyi niyetli olmadıklarını ortaya koydular.
Biz bu kaosu ve açık anayasa ihlalini önlemek bu davayı açtık. Anayasa'yı değiştirmek için üçte iki çoğunluk gerekir. Bunlar takiyyeci anlayışla, bir önerge ile Anayasanın 145. maddesini yürürlükten kaldırmak ve zedelemek istiyorlar. Başbakan medya ve yargısıyla vesayet altına almak istiyor. Davayı açtık, yüce mahkemenin kararını bekliyoruz."
AK Parti Milletvekili Haluk Özdalga'nın, 'Baykal ve CHP'yi kaçtığı yere kovalayacağım, her yerde teşhir edeceğim' sözlerinin sorulması üzerine Anadol, "Sayın Özdalga kaçtığımız yere kovalayacağını söylüyordu, ben şimdi ona söylüyorum. Talat Aydemir ve Fethi Gürcan darbe yaptıkları için askeri mahkemede yargılandılar ve idama mahkum ettiler. Askeri mahkemenin duruşma yargıcı ve idam kararı veren babası Numan Özdalga'ydı. Haluk Özdalga babasıyla iftihar mı ediyor, utanıyor mu? Evvela bunun hesabını versin"
karşılığını verdi.
Bugün CHP Genel Başkanı Deniz Baykal başkanlığında toplanan CHP TBMM Grubu, askere sivil yargı yolunu açan '5918 Sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un iptali için Anayasa Mahkemesi'ne dava açılması kararı almıştı.
CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol, saat 15.45'te Anayasa Mahkemesi'ne gelerek dava dilekçesini sundu. Mahkeme çıkışında gazetecilere açıklamalarda bulunan Anadol, "TBMM Grubu bugün toplandı, Askeri Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun 250. maddesinde bir önerge ile yapılan gece yarısı değişikliğinin Anayasa'nın 145. maddesine açıkça aykırı olduğu sonucuna vardı ve oy birliği ile Anayasa Mahkemesi'ne başvuru kararı aldı. Bende Grup Başkanvekili olarak CHP'nin dava dilekçesini yüksek mahkemeye sundum.
Böylece CHP, 23. dönemde Anayasa Mahkemesi'ne 33. davasını açmış oldu" dedi.
Düzenlenen yargıyı kaosa sürükleyeceğini iddia eden Anadol, şöyle devam etti:
"Değişik bilgi kirliliğiyle kamuoyu yanıltılıyor. Başbakan, 'Mutabakatınız, önergenin altında imzanız vardı' diyor. Buradan ilan ediyorum. Önergenin altında bir tek CHP milletvekilinin imzası varsa ben milletvekilliğinden istifa edeceğim. O Başbakanlığı bırakmaya hazır mı? Değilse neden gerçek dışı beyanlarla kamuoyunu yanıltıyor. Başbakan bir yandan da diyor ki, 'Baskına hazır değillerdi, uyudular.' Madem anlaşma vardı, orada uyumu ve baskın olur mu? Birbiriyle çelişen, kendi kendini yalanlayan bir
takım sözcüklerle kamuoyu bilgi kirliliğinin içine sokulmak isteniyor. Ayrıca bu değişikliği AB'ye katılım ortaklığı belgesinin bir parçası olarak takdim ediyorlar. Külliyen yanlıştır. Bu belgeye göre Adalet Bakanı, müsteşar Hakimler ve Savcılar Kurulu'ndan çekilecek. Sekretaryası Adalet Bakanlığı'nda değil Hakimler ve Savcılar Kurulu'na ait olacak. Sahte demokrasi kahramanlarına söylüyorum, önce bu demokratikleşmeyi sağlayalım. Yargıyı bağımsız hale getirelim, sonra üniversite, yargı organları, barolar
ve siyasi partilerin katılımıyla bu önemli konuda mutabakat sağlayalım. Adalet Bakanlığı'ndan ve kendi Milli Savunma Bakanlıklarından bile kaçırılan, bir gece yarısı önergesiyle iyi niyetli olmadıklarını ortaya koydular.
Biz bu kaosu ve açık anayasa ihlalini önlemek bu davayı açtık. Anayasa'yı değiştirmek için üçte iki çoğunluk gerekir. Bunlar takiyyeci anlayışla, bir önerge ile Anayasanın 145. maddesini yürürlükten kaldırmak ve zedelemek istiyorlar. Başbakan medya ve yargısıyla vesayet altına almak istiyor. Davayı açtık, yüce mahkemenin kararını bekliyoruz."
AK Parti Milletvekili Haluk Özdalga'nın, 'Baykal ve CHP'yi kaçtığı yere kovalayacağım, her yerde teşhir edeceğim' sözlerinin sorulması üzerine Anadol, "Sayın Özdalga kaçtığımız yere kovalayacağını söylüyordu, ben şimdi ona söylüyorum. Talat Aydemir ve Fethi Gürcan darbe yaptıkları için askeri mahkemede yargılandılar ve idama mahkum ettiler. Askeri mahkemenin duruşma yargıcı ve idam kararı veren babası Numan Özdalga'ydı. Haluk Özdalga babasıyla iftihar mı ediyor, utanıyor mu? Evvela bunun hesabını versin"
karşılığını verdi.
| Yorum Yaz |
Yazdırılabilir Sayfa |
Word'e Aktar |
Arkadaşlarına Gönder
| 
Yorum Yaz | Facebook'ta Paylaş |
YAZARLAR
 |
EN SON HABERLER
İletişim | Yazar Girişi | Kullanım Şartları ve Gizlilik | Sitene Ekle |